Bir Fotografın Anlattıkları

    Resimdeki kişiler, kişilerin doğallığı, zaman, yer, yerin bendeki yeri, yüz ifadelerinin adeta zamanın ruhunun özeti oluşu...

   Köydeki evin hemen yanında bulunan bahçede çekilmiş. Arkada bulunan ve çocukluk anılarımızın çekirdekleri olan incir ağaçlarıyla; o ağaçlar ile Ahmed ve Mustafa'nın arasında bulunan ve yılda dört defa çiçek veren gül ağacıyla; Mustafa'nın solunda bulunan, o çok eskimiş tahta kapısıyla; börtüsüyle, böceğiyle, zerdali ağacıyla kısaca her bir zerresiyle ömür ağacımızın  çocukluğuna ekilmiş tüm o tatlı anıların tohumları işte o bahçede, resimde gördüğünüz bahçede ekilmiştir.


  Tek erkek çocuğu olmanın mahzunluğunu hiçbir zaman yansıtmadığımız kardeşimin oğlu Mustafa, adeta askerde olan babasının gurbet hüznünü yüzünde taşıyarak Ahmed'in elinden tutmuş büyük bir güven ve huzurla. Yaşının büyük oluşu ve babasının yanında olmasından mıdır bilinmez bir kararlılığın verdiği tüm güven ve sakinlikle kendi yamacına yaslanmış kardeşinin elini tutup makineye bakıyor. Ne yakalayan elde bir güvensizlik ne de tutan elde...İki eliyle Ahmed'in elini tutan Mustafa'da büyük bir huzur, hafif bir hüzün adeta tüm gelecek zamana yayılmışlığın izlerini taşıyor. Onun her iki elini tutan Ahmed'in diğer elinin belinde oluşu, bu itimat ve güvene en layık olacak kişinin kendisi olduğunu, daha ehil kimsenin olamayacağının göndermelerini taşıyor geleceğe... İkisi de, en ufak bir kararsızlığın görülmediği, hissedilmediği devasa bir doğallık taşıyor. Şüphe ile bakanı, fotoğraftan taşan kahredici bir rahatlık ve doğallıkla bakıyor büyük kardeş. 😊
  Elbiseleri üzerindeki resimler, kısa şortları, küçüğün bileğinde dolmakalem ile çizilmiş kol saati, incir ağacının yaprakları arasından üzerlerine akan yoğun ışık demetleri, baharın tüm canlılığını taşıyan renkler... Hemen herşey, her bir detay o özlem duyduğumuz dünyamızın cenneti çocukluğa hasretle göndermeler yapar, özlemle davetiyeler, şiirler tüllendirir.

  Her ikisinde ancak aşıkların sahip olabileceği bir sevgi, saygıyla temellenmiş bir ciddiyet ile nazarlardan örtülmüş. Ve adeta bu büyük sevgiye malik olabilenlerin ya da özlem duyanların ya da temiz kalabilmişlerin farkedebileceği bir his, bir seziyle farkedilsin, gerisine kapalı olsun istenmiş... Ve her nedense hiç kimsenin sahip olamayacağı ve itiraz edemeyeceği kadar kararlı bir duruş, devasa ağaç kütüğünün sapasağlam bir kaide oluşuyla sembolize edilip karşımıza çıkıyor.

  Resmin tarihsel olarak da kıymetli bir yeri vardır. Aynı o kütüğün oldu yerde, yani çocukların durduğu yerde, devasa gül ağaçları vardı. Tam da orada rahmetli ninemin, köye geldiğim bir haftasonunda elimdeki makineyle fotoğrafını çektirmemi istemesi... Tüm geçmişlerim aradında sevgisini tartışmasız herkesten daha yoğun hissettiğim ninemin böyle aniden fotoğraf çektirmemi isterken: "birgün gidersem insanlar beni böyle hatırlasın." diyerek büyük bir özen ve saygıyla fotoğrafa baktığı zaman ki yüz ifadesi gözümün önünden gitmez. O anda farkettiğim şaşılacak derecedeki yüzündeki berraklığın hayal denizimdeki en silinmez ve en tatlı anı olabileceğini nereden bilebilirdim ki?
  Zihnimin çekirdek anısı olarak kalacak o günün ve yüzün son zamanı olacağını nereden bilebilirdim ki?
  Hani yüreğinizin en sevgili ve kutsal yerine, baş köşesine ağırladığınız insanlar olur ya. Yılların eskitemediği, geçen zaman karşısında ilk yaşandığı gibi duran, yıllar geçse de her hatırladığımızda burnumuzun direğinin sızladığı özlemle andığınız insanlar... Rahmetli ninem...
  Ey kocaman yürekli, sevgi ve cesaret dolu güzel insan...

  İstediği en büyük şey torunlarının iyi insan olmaları ve iyi yaşamaları olan fedakârlık abidesi ninem...

  Duasıyla, hüznüyle, gözyaşlarındaki samimiyetiyle, haksızlık karşısında gür sesiyle, çocukluğu yokluklar, açlıklar, haksızlıklar, kimsesizlikler içinde yuvarlanarak büyümüş, acıların pir-i fani eylediği bilge kadın...

  Bu fotoğrafı, mutlu olacağın ve gurur duyacağın tertemiz bir hayatla taçlandırarak sana sunmak en büyük duamdır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kör Dövüsü

Beklenti Ihlali

Mutluluk